Hızlı Okuma Nasıl Doğdu?

Images
Images
Images
Images
Hızlı Okuma Nasıl Doğdu?

Hızlı Okuma Nasıl Doğdu?

Sevgili Dahi, biraz sonra hızlı okuma tekniklerinin nasıl doğduğunu öğrendiğinde şaşıracağının garantisini verebilirim.

Hızlı okuma, birçok kişinin yanlış tahmin ettiği gibi öyle bilimsel ya da sanatsal bir buluş olarak doğmadı maalesef.

Birçok teknik ve buluş gibi Hızlı okuma da savaş ortamında doğdu. Şaşırdığının farkındayım, devam edeyim. Hızlı okumanın doğuş hikâyesi şöyle:

II. Dünya savaşı, öyle sıradan savaş değil, tüm dünyanın etkilendiği milyonlarca insanın öldüğü, sınırların değiştiği, ülkelerin şehirlerin alt üst olduğu bir savaştı.

Savaş sırasında Alman Hava kuvvetleri İngiltere’yi sürekli olarak bombalıyordu. O kadar yoğun bir bombardıman vardı ki İngiltere semalarında savaşan İngiliz ve Alman uçakları birbirine karışıyordu.

Londra’daki kulelerde bulunan gözcüler, yaklaşan uçakların üzerlerindeki sembol, arma ve işaretlere bakıp uçakların dost mu, düşman mı olduğunu belirliyorlardı. Eğer uçak, düşmana ait ise alarm düğmesine basıp halkı sığınaklara kaçmaları için uyarıyorlardı.

Ancak kuledeki gözcüler, özellikle bombardımanın arttığı zamanlarda çok hızlı olan uçaklardaki armaları tespit etmekte gecikiyor ve böylece halkın üzerine atılan bombalar engellenemiyor, insanlar yaşamlarını kaybediyorlardı.

Bu sorunu çözmek için araştırmalar yapan İngilizler en sonunda aradıkları çözümü buldular. O yıllarda Ohio Üniversitesi’nden Dr. Renshaw, “tachistoscope” diğer bir adı “Visualizer” adı verilen bir alet geliştirmişti.

İngilizler merceği saniyenin 25'te, 50'de ve 100'de biri hızla açılıp kapanan "TAKİSTOSKOP" adı verilen aleti Gözcülerin eğitimlerinde kullanmak üzere harekete geçtiler.

Eğitim sırasında İngiliz pilot ve gözcülere İngiliz ve Alman uçaklarının büyükçe fotoğraflarını gösterdiler. Bu fotoğraflar, eğitim ilerledikçe gitgide küçülmeye başladı, hatta fotoğrafın belirip kaybolma süresini minimum seviyeye kadar indirdiler.

Bu eğitimler esnasında İngiliz gözcüler ve pilotların algılama hızları inanılması güç seviyelere yükseldi.

Eğitimlerle gözlerini geliştiren kuledeki gözcüler, Almanların bombardıman uçaklarını çok daha erken tespit etmeye başladılar. Böylece halk, gözcülerin verdiği alarm sayesinde sığınaklara girerek olası kayıpları önlemiş oldu.

Diğer yandan İngiliz savaş pilotlarının da aldıkları eğitim sayesinde reaksiyon kabiliyetleri gelişmiş oldu.

Bu buluş dünyada büyük bir yankı uyandırırdı.

Amerikalı uzmanlar bu buluşun kelimeleri algılamayı hızlandırmada işe yarayıp yaramayacağını test etmeye başladılar ilkin.

Başlangıçta insanların anlamlarını anlamak için her bir harfe bakarak okuduğuna inanılıyordu. ABD Hava Kuvvetleri deneyleri, bu "harflerle okuma" fikrini değiştirdi ve insanların her seferinde yalnızca bir kelimeyi değil, kelime gruplarını da okuyabildiğini gösterdi.

Bu bir devrimdi gerçekten.

Amerikalı eğitimci ve iş insanı Evelyn Nielsen Wood, Hızlı okuma ifadesinin mucidi olarak tarihe geçmiştir.

Onun ‘hızlı okuma’ ya da ‘dinamik okuma’yı icat etme süreci de oldukça ilginç.

1929'da Utah Üniversitesi'nden mezun olup aynı yıl Myron Douglas Wood ile evlenen Wood, 1930'larda kocasına misyonerlik faaliyetlerinde yardım etti ve ardından Utah'da bir lisede öğretmenlik yapmaya başladı.

Bayan Wood’un 1940'ların sonları ile 1950'lerin başlarında, Salt Lake City'deki Jordan Lisesi'nde öğretmen ve kız öğrenci danışmanıyken geliştirmeye başladığı bir teoriydi bu.

Psikolojik sorunları olan başarısız öğrencilerle ilgilenen Bayan Wood, onların ortak bir noktası olduğunu fark etti: Hepsi zayıf okuyuculardı.

Wood, okulun ilk iyileştirici okuma programını kurdu. Gördükleri karşısında hayrete düşmüştü. Kızlar daha iyi okudukça, her derste notlarının yükseldiğini, daha iyi uyum sağladıklarını ve psikolojilerinin düzeldiğini keşfetti.

Ve bir şeyi daha keşfetmişti Bayan Wood: Kızlar ne kadar hızlı okursa, o kadar daha iyi okuyorlardı.

Böylelikle daha hızlı okumak için tekniklerini geliştirmeye başladı.

Doğal olarak hızlı okuyucuların alışkanlıklarını inceledikten sonra, ülke çapında birçok seminerde öğretilen bir metodoloji geliştirdi.

1959'da Reading Skills adlı kitabı yayınlandı ve ardından eşi ile birlikte Evelyn Wood Reading Dynamics eğitimlerine başladı. Dersler, 1960' ve 70'lerde televizyonda yoğun ilgi gördü. Steve Allen, en yüksek profilli ünlü destekçilerden biriydi. Kursun mezunları arasında aktör Burt Lancaster, astronot John Glenn, ve Danimarka Kraliçesi Ingrid de vardı. 

Wood, yöntemlerini hızlı okumanın güçlü bir savunucusu olan Başkan John F. Kennedy'ye öğretmesiyle ünlendi. 1990'ların sonlarına kadar, dersleri ABD'deki üniversitelerde veriliyordu.  Bayan Word, 1995'te 86 yaşında vefat etti.

Yıllar içinde hızlı okuma teknikleri geliştirilmesine rağmen, temeller aynı kalmıştır. Hızlı okuma, iç ses olmadan aynı anda birden fazla kelimeyi okumayı içerir. İç ses, tamamen ortadan kaldırılamayan, ancak okumayı hızlandırmak için yalnızca en aza indirilen bir şeydir.

Yukarıda belirttiğimiz gibi, 1950'li yılların başlarında hızlı okuma teknikleri konusunda Amerika'da kurslar ve etkinlikler düzenlenmeye başladı. İngilizce ''Speed Reading'' adını alan hızlı okuma teknikleri günümüz itibari ile Amerika'da ilköğretim seviyesinden üniversiteye kadar her alanda ders olarak okutulmaktadır.

Sevgili Dahi, burada küçük bir genel kültür bilgisi de vermek istiyorum izninle. Sinema perdeleri ilk çıktığı dönemlerde çok küçük olduğundan, sinema filmleri o küçük perdeye sığacak şekilde çekilirdi. Bunun sebebi ise o dönemlerde gözün, başımızı çevirmeden yalnızca bu kadar bir alanı görülebileceğinin sanılmasıydı. Amerikalı uzmanların 1950'li yıllarda algılama eşiğini fark etmesiyle birlikte, sinemacılar da bu yeniliğe ayak uydurdular. Böylece sinema perdelerini bugünkü boyutlarına getirdiler.

Bilim insanları ve eğitimciler, sinema dünyasının kullanmayı akıl ettiği bu müthiş buluşu hızlı okuma’ya tatbik ettiler ve gözün her bir kelimeye tek tek odaklanması yerine göz idmanları ile gözün aktif görme alanı genişletilerek 2-3 hatta 4 kelimeye birden odaklanması, yapılan egzersizlerle de bu kelime gruplarının daha hızlı algılamasını sağladılar. Satırın çok daha geniş bir bölümünü algılamayı sağlayarak hızlı okuma tekniklerinin en etkili şeklini almasını sağladılar.

ABD ve Avrupa’nın birçok ülkesinde hızlı okuma teknikleri hala en önemli ilk eğitimler arasında yer almaktadır.

Hatta bazı ortaöğretim ve yükseköğretim kurumlarında ders olarak okutulmaktadır.